Uzun zamandır böyle bir konu aklımdaydı ama bir türlü başlayamamıştım. Kendimi en iyi yazarken ifade ediyorum, en azından şimdilik bu böyle. Buna rağmen bazı konuları toparlamak zor olabiliyor nihayetinde. Bu sefer insanlar ve ilişkiler hakkında, kendi yaşadığım yerden ve bu yaşanmışlıklardan çıkardığım farkındalıklardan bahsetmek istiyorum.
Bugüne kadar birçok insanla karşılaştım ve az çok bağlantılar kurdum. Gerek arkadaşlık, gerek duygusal ilişkiler, gerekse daha iş odaklı bağlantılarım oldu. Ve dönüp de yaşanmışlıklarıma baktığımda hayatıma giren iyi veya kötü insanlar oldu. Ve eğer sen bunu okurken kendini iyi tarafa koyduysan ya da kötüye koyduysan teşekkür ederim…

Bazı farkındalıklar yaşamadan önce iyi ve kötü insanlar olarak ayrım yapardım ve çoğu zaman bu şekilde insanları yargılardım. Artık mevzuya iyi ve kötü olaylar olarak yaklaşıyorum. Hayatıma bir sürü insan girdi ve yaşattığı iyi veya kötü olaylarla hayatıma ayna tuttu. Bunlardan bazıları ise bana gönderilen yardımcılardı… Onlar zor bir dönemi atlatabilmem için bana yardımcı oldu.
“Ve benim ne zaman başım sıkışsa ve hayatımın bir levelini atlamam gerekse o zaman evren bana hep yardımcılar gönderir.”
Bana ayna olan insanları görmeye başladıkça hayatımda çok şey değişti. Birinin yaptığı veya söylediği o kötülüğü hissettiğimde çok üzülürdüm. Ama farkındalığım artıp bana ayna olmak için yollarımızın kesiştiğini görünce düşüncelerim başka yönlere evrilmeye başladı. İyi yönlerimi daha fazla görüp kendime haksızlık yapmayı bırakmaya başladım. En önemlisi karanlıkta kalmış kötü yönlerimi de aydınlığa kavuşturdu o kişiler… Hayatımı daha derinden inceleme fırsatı yakaladım. Kendimle daha yakından ilgilenmek için benliğimi egomdan sıyırarak sorgulamaya başladım. Bunu yapabildikçe hayatımda çok şey değişti.

Bana ayna olan insandaki özellikleri içten içe benimde yaptığım zamanların olduğunu fark ettim. Ve bu farkındalık çoğu zaman beni çok yaraladı. Ve düşündüm, keşke bana ayna olanlara da biri ayna olsa… Ya da eğer olan varsa onlarda fark etse! Onlarda kendini görebilme gücüne erişse ve duyguları hırpalansa dahi bu düşünce gücüne geçebilse…
Belki de incitmeyi bırakırdı o zaman insanoğlu. Egodan başka bir şeye evrilmiş ve zarar verdiğinin farkında olmasına rağmen farkında değil gibi vücut almış kişilere de keşke ayna tutulsa…
Bunlar haricinde, gerçekten bu konuda belli bir farkındalığa gelmek içsel olarak beni çok rahatlatmanın yanı sıra, hayata daha pozitif bakabilmeyi ve en çokta içimdeki negatif duygulara bakma cesaretini gösterebilmemi sağladı. Yeri geldi hissettiğim duyguya üzüldüm. Yeri geldi ne kadar yerinde ve doğru düşünüp hissetmişim dedim. Ama bu süreçte en çok kendimi tanıdım. İşin özeti aslında hayatıma giren çıkan tüm insanlarla ben kendimi tanıdım. Bana bir çok şey kattılar ve eğer benden bir şey aldılarsa o şey geride bıraktığım sabit görüşüm oldu.
Günlük hayat telaşesinde bunları hiç düşünemiyoruz. Yapılacak onca şeyin arasında sıkışıp kalırken aynaya sadece saçımızı düzeltmek için bakıyoruz. Güzel olduğumuzu veya olmadığımızı düşünüyoruz. Peki ne hissettiğimizi? Veya kendimizi ne kadar geliştirdiğimizi düşünürken; peki içsel olarak ne kadar yol kat ettiğimizi düşündük mü hiç?
Sen de bugün sana ayna tutan kişileri fark et, belki de karanlık yönlerinde tıkanıp kalan bazı düşüncelerin vardır…
